“Günümüzde kemoterapi ilaçlarına 300-400 milyar dolar harcanıyor. Bu rakam, 10 yıl sonra 500 milyar dolara çıkacak. Korunmaya bu paranın yüzde 10’u ayrılsa kansere bu kadar hızla yakalanmayız. Çocuklar anne karnından itibaren organik gıdayla beslenirse yüzde 60 oranında kanserden korunurlar. 25 yaşından sonraysa bu oran, yüzde 20’ye iniyor.
Haftada iki kez bakliyat tüketin Her hafta semtinizde kurulan bir pazara çıkın, karahindiba, kuzu kulağı, tere, biberiye, maydanoz, dereotu, kara turp, havuç alın. Bu aldıklarınızdan 2-3 tanesini bir arada yemek çok faydalı.
Atalarımız sofraya kuru fasulye, mercimek ve nohut olmadan oturmazmış ama bu alışkanlığımız giderek azalıyor. Baklagiller çok yararlı. Özellikle kolon ve mide kanserine karşı en önemli koruyucular.
Kemoterapi sırasında hastalara yeşil mercimek yemeği ve çorbası veriyoruz. Şimdi barbunyanın tam zamanı, betakaroten içerdiğinden hastaların haftada iki kez zeytinyağlı barbunya yemelerini öneririm.
Meme kanserine mantar ve kimyon Mantarın beyaz olanı alınmamalı, çünkü bu kimyasal işlem görmüş, beyazlatılmıştır. Temizlenmemiş mantar alınıp haftada 2-3 kez tüketilmeli. Özellikle meme kanseri olup HER2’si pozitif alanlarda mantarı tavsiye ediyoruz. Ayrıca kimyon da yine meme kanseri hastalarına önerdiğimiz baharatlardan.
Zerdeçalın üzerine baharat yokBütün baharatlar bizim için değerli özellikle Arnavut biberi, acı biber, zencefil, kimyon çok faydalı ama zerdeçal üzerine baharat yok. En şifalısı, bütün kanserlerden koruyucu. Koruyucu olduğu gibi tedavisi sırasında da etkili.
Tümörün doğrudan doğruya bağlanmasını sağlayan yani kanlanmasına mani olan bir madde var zerdeçalda. Ancak zerdeçalın hakiki olanı alınmalı. Hakikisi, İran ve Hindistan’tan gelir. Yurt dışına çıkanlar bilir kavanoz içinde kirpik şeklindedir hakikisi. 20 euro civarında fiyatı. Türkiye’de toz olarak satılıyor ama ne kadar yararlı bilmiyorum. Özellikle Hindistan’da kanser oranları çok daha az görülüyor. Çünkü zerdeçalı çok tüketiyorlar. Bütün yemeklerinize katabilirsiniz ama tadını sevmezseniz sabahları bir tatlı kaşığı zerdeçalı yoğurdun içine katıp da tüketebilirsiniz.”
ŞiFA KAYNAĞI SEBZE VE MEYVELER
Semizotu: Omega-3 içeriğiyle son derece faydalı. Körpe zamanıysa mutlaka çiğ, üzerine sarımsaklı yoğurt dökerek yenmeli.
Isırgan yaprağı ve kökü: Haşlanarak üzerine yoğurt dökerek yenebilir. Ancak trombositleri düşürmesi nedeniyle tohumu verilmemeli. Özellikle ısırgan kökü, prostat kanserinde en önemli gıdalardan biri. Tüm kanserlerde bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Yaban mersini: Maalesef boyayıp, şekere batırıyorlar. Bir ithali, bir de bizde Toroslar’da yetişen cinsi var, en makbulü bu. Ama bulmak zor. Boyalı olmamasına dikkat edilmeli. Yaban mersini de bağışıklık sistemini güçlendirmesi bakımında çok faydalı.
Muz: Hastada kabızlık sorunu yoksa muz mutlaka tüketilmeli. Muzun özelliği, melatonin ihtiva etmesi. Melatonin beyindeki bir bez. Bu bezden salgılanan hormon, 40 yaşından sonra yavaş yavaş azalıyor. Vücudun biyolojik düzenini ayarlar. Özellikle lenfomalarda, malin melanomda, kolon tümörlerinde, multipl miyelomda yani bağışıklık sistemine bağlı tümörlerde çok önemli rolü var.
Ananas: Çeşitli çalışmalarda, pek çok kanserde özellikle de kemik metastazlarında, beyin tümörlerinde çok faydalı olduğu ortaya çıktı.
Yer fıstığı: Yer fıstığını özellikle fırınlamamız lazım. Nemli olursa aflatoksin üretebilir. Her akşam bir avuç yiyelim. Bağışıklık sistemini güçlendirir, kolon kanserinden korur.
Ceviz: Mümkünse kabuklu ceviz alın, omega-3 değeri daha fazla. Organik badem ve fındık da tüketin.
0 yorum:
Yorum Gönder